Özür Dilerim
Disney+, Türkiye ilk senesinde bana göre üyelik kazanma konusunda garantici yapımlar üzerinden risk almaksızın ilerliyor. Gülse Birsel, Şahan Gökbakar ve Ata Demirer ile yaptığı film anlaşmalarında şimdiye dek Demirer’in kaleminden çıkan Bursa Bülbülü olumlu eleştiriler alabildi. Platformun yeni filmi Özür Dilerim ise İbrahim Büyükak’ın senaryosu ve yönetmenliğinden.
Disney +’ın Türkiye’de yayın hayatına başlayışını birçok kişi gibi ben de hem mevcut arşivinin sınırsızlığı hem de yerli yapım açısından farklı bir üretim deneyimi olarak yorumlamıştım. Ancak her iki aşamada da şaşırtarak ilerlediği açık bir gerçek. Her ne kadar ilk döneme kıyasla arşiv alanında biraz daha iyileşme kaydedilse de yerli yapımların sunumunda bu sürecin sıkıntıları devam ediyor gibi.
Özür Dilerim ise Disney’in tanıdık formatını ve beklentileri görmezden geldiğimiz takdirde kendisini izletmeyi başaran bir yol komedisi olabiliyor. Daha önce de sinema perdesinde ortaklıkları bulunan İbrahim Büyükak ve Oğuzhan Koç’un başrollerinde olan filmde bu kez Büyükak yönetmen koltuğunda da yer almış.
Film yıllar önce yaptığı hatalardan dolayı yalnız kalan ancak bunu çok idrak edemeyen Erkin’in banka borcundan dolayı dedesinden para alabilmek amacıyla kardeşi ve terk ettiği nişanlısından özür dileme çabalarını anlatıyor. Bir yol filmi formatı ve Büyükak ile Koç’un daha önce Yol Arkadaşım ile iki kere daha denediği ve izleyicisinin aşina olduğu bir anlatıda.
Aslında Küçük Esnaf’tan bu yana Büyükak’ın sinema için yansıtmaya çalıştığı komediyi iyi niyetli buluyorum. Anlatış biçimlerinde yer yer zayıflıklar olsa da hikaye gidişatını sonuca bağlamayı başaran bir yazar. En azından sırtını abartıya kaçan bel altı esprilere dayamadan ilerleyebiliyor.
Genel olarak bir çatışma hali ve durum komedileriyle ilerliyor. İbrahim Büyükak’ın canlandırdığı Erkin karakteri anlık tepkileri ve vurdumduymazlığıyla hikayenin bütüne merkez oluşturuyor. Bununla birlikte diğer karakterlerin de abartısız ve öyküyü götürebilen bir tonda yazıldığı düşüncesideyim. Erkin’in anlık patlamaları, durum kurtarma çalışmaları ve içine düştüğü kaotik anlar yerli komedi standartlarında gayet eğlenceliydi.
Filmin büyük bir kısmı İzmir’in Sığacık ilçesinde geçiyor. Bu bölgede daha önce Ata Demier de Olanlar Olsun’u çekmişti. Durum komedilerine çok yakışan bir sahil kasabası. Hatta bir ara Ata Demirer’in canlandırdığı Döndü karakterinin küçük bir cameo olarak çıkma ihtimalini bile düşündüm. Zira öyle bir anlaşma olsaydı ne güzel olurdu…
Bunun dışında ikili Çok Güzel Hareketler Bunlar döneminden bu yana bilindik tarzlarını sunmaya devam etmişler. Ayrıca Mert Turak ve Müfit Kayacan gibi isimler de filmin gidişatına renk kazandırabilmiş. Evet belki final sonrası hatırlanacak pek detay bulundurmuyor olabilir. Yine de eğlenceli ve güldürmeyi başaran noktaları fazla.
1989 Kocaeli doğumlu. Lunaparkta çalıştı. Bir dönem fotoğrafçılıkla ilgilendikten sonra sinema yazıları yazmaya başladı. 2016’da Esin Erden’le yazdıkları ilk çocuk kitabı “Zürafa’nın Benekleri” YKY’den çıktı. Şu sıralar metin yazarlığının yanı sıra Episode Dergi’de yazıyor.